Havalar giderek soğuduğunda, günler hemen geceye döndüğünde bizler de farklı bir psikolojiye gireriz. Kış başlamıştır artık.
Karın, soğuğun, yağmurun, kısa günlerin, uzun gecelerin tadı bir başkadır. Ancak kış bir hazırlık gerektirir.
Kışın cildimiz kurur, mikrop ve virüsler daha etkin hale gelir. Bunun için çeşitli yollarla bağışıklığımızı güçlendirmemiz, tenimize özel bakım vermemiz gerekir.
Bir bebeğimiz varsa kışın daha başka endişeler sarar bizi.
Bir kere bebeği üşütmeyeceksin.
Soğuk da olsa bebeğe her gün hava aldıracaksın.
Onu mikrop ve virüslerden mümkün olduğunca koruyacaksın.
Kışın bebek cildine gereken bakımı vereceksin.
Kolay değil henüz bağışıklık sistemi tam gelişmemiş bir bebeğin sorumluluğunu almak. Onu olası hastalık ve sorunlardan korurken kışın tadını da çıkarmak.
Yazımızda kış aylarında bebek bakımında dikkat edilmesi gerekenleri bir araya getirdik. İyi okumalar…
Kış Aylarında Yenidoğan Bebek Bakımı
Yenidoğan bebekler özel bakım ister. Çünkü doğum sonrası yaşama adaptasyonları ve beden sistemlerinin gelişimi için zamana ve desteğe ihtiyaçları vardır.
Kış aylarında bebek sahibi olanlar ayrı kaygılar taşır.
Havanın soğuk olması, ultraviyole ışınlarının etkisini kaybetmesiyle ortaya çıkan virüs ve bakterilerin etkinliği hep kaygı nedeni olur.
Minicik bebeğe nasıl bakılacak? Bağışıklık sistemi nasıl desteklenecek?
Şimdi yavaş yavaş ilerleyelim ve öncelikle kışın virüs kaynaklı sorunların neler olabileceğine bakalım.
Kışın Virüs Kaynaklı Sorunlar Nelerdir?
Kış dedin mi hastalık olarak akla ilk grip ve nezle gelir. Çünkü kış aylarında güneş ışınlarının etkisini yitirmesiyle virüsler çok daha rahat yayılır. Karşılarına çıkan herkesi etkilemeye başlar.
Bu durum aşağıdaki kış hastalıklarının artmasına yol açar:
- İnfluenza ve bronşiyolit
- Krup
- Rinovirüs
- Diğer solunum yolu hastalıkları
Bebeklerde en sık rastlanan solunum yolu hastalıklarına buradan ulaşabilirsiniz.
Bebeklerde Kış Enfeksiyonlarına Dair Belirtiler
Kışın ortaya çıkan çoğu enfeksiyonun güçlü semptomları bulunur. Tıpkı aşağıdakiler gibi:
- Şiddetli öksürük, hatta öksürüğe bağlı kusma
- Nefes sıkışıklığı
- Hırıltı
- Solunum yolu enfeksiyonuna bağlı göğüs ağrısı
- Ateş
- Baş ağrısı
- Burun akıntısı
- Burun tıkanıklığı
- Geniz akıntısı
- Halsizlik
- Huysuzluk
Bebeğimi Kışın Olumsuz Etkilerinden Nasıl Koruyabilirim?
Aşağıda bebeğin cildini ve genel sağlığını kışın olumsuz etkilerinden nasıl koruyabileceğinize dair ipuçları bulacaksınız.
Hava nemlendirici kullanın: Havadaki nem miktarı sağlığımızı doğrudan etkiler. Kış aylarında kalorifer, soba gibi ısıtıcılar kapalı ortamın nemini kurutur.
Kuru hava soğuk algınlığı, grip gibi sağlık sorunlarına yol açan virüslere ve ciltteki kurumalara zemin hazırlar. Bu nedenle özellikle soğuk havalarda bebeğin odasında bir hava nemlendirici kullanmak ortam havasının kalitesini artırır.
Ortamdaki nem oranı arttığında
mukus üretimi zayıflar,
burun ve boğazda rahatlama olur.
Uzmanlar sağlıklı bir ortamda nem oranının yüzde 30-50 arasında olması gerektiğini söylüyor. Lütfen bebeğinizin odasındaki nem oranını bu değerler arasında tutmaya özen gösterin.
Nemlendirici krem, losyon, yağ vs kullanın: Bebeğin hassas cildi kış aylarının sert havasında daha da hassas hale gelir. Bu durumda bebeğin cildine kış desteği vermek gerekir. Günümüzde tamamen doğal içerikli, bebek cildi için üretilmiş ürünlere kolayca ulaşmak mümkün.
Siz de bebek cildinin özel ihtiyaçlarına uygun olarak üretilmiş, bu hassas ciltlerin ihtiyaçlarını karşılayan yüksek güvenlikli ürünlere yönelebilirsiniz.
Çok Fazla Sayıda Ürüne İtibar Etmeyin: Yeni ebeveynlerin belki de en sık yaptığı hata bu.
Bebeğin cildine bakım yapmak önemli. Ancak bebeğe her gün çeşitli sabun ya da şampuanlarla banyo yaptırmak, banyonun ardından pek çok ürünü cildine sürmek çok da doğru bir bakım yaklaşımı değil.
Özellikle her gün sabun ve şampuanlarla yıkamak bebek cildinin nem dengesini bozmak anlamına gelir.
Bebeğinize Masaj Yapın: Bebeğin sağlıklı gelişimi ve büyümesi için ona her gün masaj yapmak önemli. Masaj vücuttaki kan akışını tetikler. Bebeğin iyilik hissine olumlu etki eder. Bu da dolaylı olarak bebeğin bağışıklığını artırır.
Uygun bir masaj yağıyla bebeğinize her gün nazikçe masaj yapın. Bebeğinize masaj yaptığınız odanın özellikle kış aylarında yeterince sıcak ve havadar olmasına dikkat edin.
Bebek masajı ile ilgili detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
Ağır Battaniyeler Kullanmayın: Bebeği sıcak tutmak için üstünü ağır bir battaniyeyle örtmek güvenlik açısından riskli. Neden?
Ağır bir battaniyenin altında bebek uzuvlarını rahat hareket ettiremez. Battaniye kayıp bebeğin yüzünü örtebilir. Bu da ani bebek ölümü sendromu riskini artırır.
Bebeğin üstünü örtmek için hafif örtüler kullanın
ve oda sıcaklığını kışın 22-24 derece arasında tutun.
Bebeğinize İçinde Rahat Edeceği Giysiler Giydirin: Bebeğe kalın yelekler, kazaklar giydirmek, ellerine eldiven takmak onun gelişiminin önemli bir parçası olan rahat hareket etme ve dokunma faaliyetlerini engeller.
Evinizde uygun sıcaklığı sağladıktan sonra kış aylarında bebeğin tüm vüducunu kapatacak, ancak rahat, yumuşak ve pamuklu giysileri tercih edin. Bebek giysinin içinde rahat hareket edebilmeli.
Bebeğin Oda Sıcaklığını Kontrol Edin: Yenidoğan bebeğin odasının sıcaklığı kış aylarında 22-24 derece arasında olmalı. Bu bebek için en ideal ve sağlıklı sıcaklık.
Ayrıca sert kış rüzgarlarının odanın içine girmesini engellemek için odayı havalandırdıktan sonra camların iyice kapalı olduğundan emin olun.
1. aydan sonra gündüzleri oda sıcaklığının 20-22 derece arasında olması normaldir.
Dünyanın en iyi bebek monitörü İnvidyo‘nun akıllı bildirimler özelliğiyle bebeğinizin oda sıcaklığını ve sıcaklıktaki ani değişimleri kolaylıkla takip edebilirsiniz.
Aşı Takvimine Sadık Olun: Son yılların en önemli gündem konusu aşı. Kış aylarında bebekler enfeksiyonlara karşı daha hassastır. Bağışıklık sistemleri henüz yeterince gelişmiş değildir. Ancak bu, bebeğim aşı nedeniyle hastalanabilir diyerek aşıdan kaçmak için geçerli bir neden değildir. Uzmanlar doğru zamanda doğru aşının yapılmasının bebeğin sağlığı açısından çok önemli olduğunu söylüyor. Bu, bebeğin gelecek yıllardaki sağlığı açısıdan da önemli.
Bebeğinizi Mümkünse Emzirin: Anne sütü bebeği hastalıklardan koruyan antikorlar ve besleyici içerikler açısından zengindir. Bebeğin bağışıklığını güçlendirir.
Bu nedenle ilk 2 yıl anne sütü vermek, bebeğin sağlığına yapılan önemli bir yatırımdır. Yani katı gıdaya geçtiyseniz bile bebeği emzirin. Unutmayın bebeğin ihtiyaç duyduğu tüm besin maddeleri anne sütünün içinde yer alıyor. Ayrıca emzirirken oluşan ten temasıyla annenin vücut sıcaklığının bebeği rahatlattığı da göz ardı edilemeyecek bir gerçek.
Hijyene Dikkat Edin: Temizlik ve hijyen sağlığın temel taşlarından.
Bebeğinizle temas etmeden önce mutlaka ellerinizi yıkayın ve genel temizliğinize dikkat edin.
Her yere dokunduğumuz ellerimiz çok sayıda bakteri ve mikrop taşır. Özellikle dışarıdan eve geldiğinizde bebeğe dokunmadan önce ellerinizi 20 saniye boyunca sabunla yıkayın.
Dışarıda bebeğinizle dolaşırken bebeğe dokunmadan sık sık ellerinizi dezenfekte edin.
Sizi ziyarete gelen misafirlerinizden bebeğe temas etmeden önce ellerini yıkamalarını isteyin. Ve bundan çekinmeyin.
Her Gün Uygun Giysilerle Dışarı Çıkmayı İhmal Etmeyin: Hava soğuk da olsa sıkı sıkı giyinip temiz hava almak her gün yapılması gereken aktivitelerden.
Dışarı çıkarken bebeğin başından ayaklarına kadar korunduğuna emin olun. Cildinin soğuk rüzgarla teması bebekte rahatsızlık yaratır. Bebeğin üşüyüp üşümediğini anlamak için ayaklarını ve karın bölgesini kontrol edin.
Bebeğin ayakları hafif serin, karın bölgesi ise sıcaksa, bebeğin bedeni doğru ısıda demektir.
Bebeğin Diyetine Mutlaka Çorba Ekleyin: Bebeğiniz katı gıdaya başlayacak dönemdeyse, kış ayları sağlıklı çorbaları bebeğinizle buluşturmak için harika bir zaman.
Çorba insanın içini ısıtan bir yemek. Örneğin tavuk ya da et suyu ile yapılmış bir sebze çorbası bebeğinizi ısıtırken onu çeşitli kış rahatsızlıklarından da koruyacaktır.
Çok Kuru Ciltli Bebekler İçin Ne Yapmalı?
Uzmanlar kış şartları için önlem alındığında bebeklerde kışa bağlı cilt kuruluğunun önlenebileceğini söylüyor.
Genel olarak bebek ve çocuk cildi yetişkin cildine göre daha incedir. Bu nedenle bebek cildi yetişkinlere göre daha kolay şekilde nemini kaybedebilir.
Amerikan Pediatristler Birliği (AAP) bebek ve çocuklarda soğuk ve kuru kış havası nedeniyle oluşabilecek cilt kuruluğu için aşağıdakileri yapmanızı öneriyor.
Banyo Zamanı
Kış aylarında bebeğinizin banyo rutininde yapacağınız değişiklik bebeğin cildi açısından büyük etkiler yaratabilir.
- Banyo saatlerini kısa tutun. AAP bir bebek banyosunun kış mevsiminde 10 dakikadan az olması önerisinde bulunuyor.
- Banyo suyunun çok sıcak olmamasına dikkat edin. Sıcak su bebeğin cildini kurutabilir.
Ayrıca sinir uçlarını uyarak deriyi hassas hale getirir. Bu da kaşıntılara yol açabilir. - Banyo köpüğü, kokulu ve köpüklü sabunlardan kaçının. Köpüklü ürünler genellikle deterjan içerir ve cildin doğal yapısını bozabilir. Bu da kuruluk yaratır. Ayrıca bazı şampuan ve sabunlardaki bebeğin cildinde hassasiyet oluşturabilir.
- Bebeği banyo sonrası kurularken yumuşak, pamuklu bir örtü ya da havlu kullanın. Kurulama sırasında nazik olun. Bebeğin cildini ovalamayın. Bu ciltte ve bebeğin sinir uçlarında rahatsızlık yaratır.
- Banyo sonrasında bebeğin cildine hemen nemlendirici uygulayın.
Sabunlar ve Nemlendiriciler
Sabunlar ve nemlendiriciler söz konusu olduğunda insanın kafası cidden karışıyor. Çünkü öyle bir çeşitlilik var ki hangisini alacağına karar vermek zor.
Aşağıda kuru ciltlere yönelik ürünlerle ilgili birkaç ipucu bulacaksınız.
Geleneksel sabun vs. sabunsuz ürünler: Sabunsuz temizleme ürünleri cildi daha az kurutur; genellikle hassas ve kuru ciltlere önerilir. Diğer yandan cilt temizleme ürünü olarak sabun kullanmayı tercih ediyorsanız, mutlaka kokusuz, deodorantsız ve hipoalerjik ürünlere yönelin. Genel vücut temizliği için antibakteriyel sabunlardan uzak durun. Çünkü bu ürünler cildi tahriş edebilir.
Doğru nemlendiriciyi seçin: Nemlendirici, kuru kış ciltlerinin bakımında en önemli üründür. Krem, losyon ve yağlardan söz ediyoruz.
- Yağlar, çok kuru ve kuruluk nedeniyle hassasiyet oluşmuş ciltler için çok yardımcıdır. Ayrıca koruyucu içermedikleri için doğru uygulandıklarında genellikle tahrişe yol açmazlar.
- Kremler kuru ciltler için iyi birer seçenektir. Yağ içerirler ve bu yağlar cilde nemi hapsetmek konusunda başarılıdır.
- Losyonlar, krem ve yağlara göre daha hafif ürünlerdir. Daha az yağ, daha çok su içerirler. Bu nedenle daha sıcak mevsimler ya da kuruluk sorunu yaşamayan ciltler için uygundur.
Nemlendirici ürünü nemli cilde uygulayın: Nemlendiriciyi, bebeğin banyosunun hemen ardından, cilt henüz nemli ve hafif ıslakken uygulamak en doğru yöntemdir.
- Banyo zamanı değilse bile bir nemlendiriciyi sürmeden önce bebeğinizin cildini hafifçe ıslatabilirsiniz.
- Bebeğin cildinde tahriş olmasa dahi günde iki kez nemlendirici kullanın. Çünkü ancak düzenli kullanımla kızarıklık, kaşıntı ve tahrişlerin önüne geçebilirsiniz.
- Bebeğe banyo ve nemlendirici uygulamasından sonra mutlaka pamuklu giysiler giydirin.
Cilt sağlığı için kullandığınız tüm ürünleri gözden geçirin
Bebeğe banyo yaptırdınız. Bedenini banyo sonrasında bir güzel nemlendirdiniz. Pamuklu giysilerini de giydirdiniz. Buraya kadar güzel. Bundan sonrasında da ufak değişikliklerle büyük farklar yaratabilirsiniz.
Şimdi onlara bakalım:
- Çamaşır yıkama ürünleri: Bebeğin çamaşırlarını mutlaka kimyasal içermeyen, parfümsüz, kokusuz ürünlerle yıkayın. Bebeğin Çamaşırları Nasıl Yıkanmalı yazısı bu konuda iyi bir kaynak. Kurutma makinesi mendillerinden ya da kumaş yumuşatıcılardan uzak durun. Çünkü bu ürünler bebeğin hassas cildinde tahrişe yol açabilecek kimyasallar, kokular ve yağlar içerebilir.
- Cilt dostu kumaşlar: Bebeğin karyolasında kullandığınız uyku ürünlerinin pamuklu ya da bambu olmasına dikkat edin. Nefes alan yumuşak kumaşlar bebeğin cildini rahatsız etmez. Ayrıca bebeğin giysilerinin de mutlaka yumuşak ve pamuklu kumaşlardan üretilmiş olmasına özen gösterin. Sentetik kumaşlar cilde nefes aldırmaz, bu da terlemeye ve tahrişe yol açar. Yeni aldığınız ürünleri bebeğinize giydirmeden önce mutlaka yıkayın.
- Nem ortamı: Yaşadığınız ortamın nemli olmasına dikkat edin. Soğuk havada kullanılan ısıtma yöntemleri ortamdaki nemi alır. Kuru hava kuru cilt demektir. Hava nemlendiricisi ile özellikle bebeğin odasında doğru nem oranını sağlayabilirsiniz.
Bebek Kışın Hasta Olduğunda Ne Yapmalı?
Bazı zamanlar en iyi önlemleri alsanız dahi bebeğin kış hastalıklarına yakalanmasının önüne geçemeyebilirsiniz. Bu noktada ne yapmanız gerektiğini bilirseniz, panik olmazsınız.
Bebeğiniz kış sezonunda hasta olursa öncelikle yapmanız gereken onu hemen bir sağlık kuruluşuna ya da takip eden doktoruna götürmek.
Çocuk doktoru bebeği muayene ettikten sonra gerekli tedaviyi verecek ve bebeği rahatlatacaktır.
Size tavsiyemiz doktora gitmeden önce bebeğin şikayetlerini not almanız. Zihninizde oluşan tüm soruları doktora sorun, bebeğin şikayetlerini anlatın. Böylece hem doktorun teşhisine destek vermiş hem de sorularınıza cevap almış olursunuz.
Peki bebeğiniz için evde neler yapabilirsiniz?
Bebek nezle olduysa muhtemelen burnu tıkalı olacaktır. Doktorunuza danıştıktan sonra bebeğinizin rahat nefes almasını sağlayacak uygulamalara başvurabilirsiniz. Örneğin bebeğin burnuna serum fizyolojik sıkmak gibi. Burnu açılan ve rahat nefes alan bebeğin yaşam kalitesinin artacağı kesin.
Bebeğin susuz kalmamasına dikkat etmek ise bir diğer önemli adım. Bebeği hastalık döneminde daha sık emzirin. Bebek katı gıdaya geçtiyse hafif çorbalarla bedeninin yeterince sıvı alması için ona destek verin, onu daha sık emzirmeye gayret edin.
Bebeği daha sık kucağınıza alın. Onunla daha çok zaman geçirin. Onunla konuşun, ona şarkı söyleyin. Şunu hep hatırlayın insanın kendini güvende ve rahat hissetmesi, sevildiğini bilmesi enfeksiyonlarla savaşında sahip olduğu en büyük güç. Ancak şunu da bilin ki bebeğin enfeksiyon belirtileri kötüleşirse, bebek zorlanırsa hemen doktoruyla temasa geçmeniz gerekir.
Bebeğinizle geçirdiğiniz ilk kışsa, elbette endişelenmeniz doğal. Ancak gerekli önlemleri aldıktan sonra bir bebek sahibi olmanın tadını çıkarmamanız için hiç sebep yok.
Evinizin temiz ve havadar olmasını sağlayın. Hijyen kurallarına çok dikkat edin. Evinizin sıcaklığının uygun olmasına önem verin.
Kışın Bebeğimi Soğuktan Nasıl Korurum?
Bebekler yetişkinlere göre çok daha hızlı ısı kaybeder. Bebek ne kadar küçükse soğuğa dayanıklılığı o kadar azdır. Çünkü küçük bebeklerde titreyerek vücut sıcaklığını artırma yeteneği yoktur. Ve vücutlarında, üşüdüklerinde kendi kendilerini ısıtmak için ihtiyaç duydukları deri altı yağ dokusu yeterli miktarda bulunmaz.
Aşağıda kışın bebeğinizi sıcak ve güvende tutmanın yollarını okuyacaksınız.
Bebeği kat kat giydirin
Uzmanlar küçük bir bebeğin soğukta yetişkinlerden bir kat fazla giyinmesi gerektiğini söylüyor. Örneğin bir yetişkin olarak giysilerinizin üzerine aldığınız bir montla rahat ve sıcak hissediyorsanız, bebeğe mont ya da kar tulumu giydirip, üstüne de battaniye örtebilirsiniz.
Bebeği katman katman giydirmek onun ihtiyaçlarına hızlı yanıt verebilmenizi sağlar.
Kışın bebeği giydirirken,
- En altta pamuklu bir zıbın ya da alttan çıtçıtlı kollu ya da kolsuz bir body olmasına özen gösterin.
- Onun üstüne alt üst pamuklu bir takım ya da uzun kollu bir tulum giydirebilirsiniz.
- Dış giyim olarak mont, bere, eldiven ve ayak bileği hizasında yumuşak patik ya da bebek botu tercih edebilirsiniz. Böylece bebeğin elleri, başı ve ayakları sıcak kalır.
- Pamuklu ve müslin gibi hava alan kumaşlar yaz kış tercihiniz olmalı. Kat kat giydirdiğiniz bebeğin giysilerini ihtiyaç olduğunda çıkarabilir ya da yeniden giydirebilirsiniz.
Bebeğin montunu ya da kar tulumunu arabada çıkarın
Arabada seyahat ederken bebeğin montunu çıkarmak zorlayıcı gelebilir. Kabul. Ama sorun şurada. Pofuduk mont bebeğin üzerinde olduğunda bebek oto koltuğunun kemerini yeterince ve güvenli ölçüde sıkamıyorsunuz.
Bu da, bir kaza anında bebeğin güvenliğinin tehdit altında olmasına yol açabilir.
Çünkü kaza sırasında pofuduk mont muhtemelen baskı altında şişkinliğini yitirecek ve bu kez bebek ile oto koltuğunun kemeri arasında bir boşluk olacak. İşte bu boşluk bebek için büyük bir güvenlik açığı anlamına geliyor.
Peki bebeğin üşümesini engellemek için ne yapabilirsiniz? Önce bebeği güvenli bir şekilde oto koltuğuna yerleştirin. Kemerini güvenli ölçüde sıkın. Sonra bebeğin üstüne bir bebek battaniyesi örtebilirsiniz. Arabanın içi sıcak olduğunda battaniyeyi çeker, bebeğin rahat etmesini sağlarsınız.
Bebeği soğuğa uygun giydirin
Uzmanlar bir bebeğin hava koşullarına uygun giydirildikten sonra her gün hava almak üzere dışarı çıkarılması gerektiğini söylüyor. Bu hem bebeğin temiz hava alması hem de gece-gündüz ayrımı yapabilmesi açısından önemli.
Ancak hava eksi derecelere geçtiyse; keskin soğuk, rüzgar vs. varsa, en iyisi evde zaman geçirmek.
Diğer türlü bebeği uygun şekilde giydirip dışarı çıkarabilirsiniz. Örneğin,
- Bebeğin içine önce body dediğimiz alttan çıtçıtlı, bacakları açıkta bırakan bir içlik giydirin.
- Body’nin üstüne uzun kollu, bacakları olan bir tulum uygun seçim olur. Dilerseniz uzun kollu pamuklu bir üst ile pamuklu kumaştan bir pantolon da tercih edebilirsiniz. Yalnız şunu unutmayın küçük bebeklerde en rahat giysi, tulumdur.
- Üst giysi olarak bir kışlık mont ya da astronot tulum ile bebeğin kulaklarını kapatan bir şapka ve eldiven gerekir.
- Bebeği pusette gezdiriyorsanız üstüne battaniye örtebilirsiniz ki ayakları üşümesin.
Bu arada bebeğin bu kat kat giysilerin içinde rahat olup olmadığını sık sık kontrol edin.
- Bebeğin yüzü kızardıysa ve teni çok sıcaksa,
- Bebek huzursuzlanıyorsa muhtemelen sıcaktan rahatsız olmuştur.
Eğer,
- Bebeğin gözleri yaşlı ve teni soğuk ise,
- Bebek huzursuzsa muhtemelen üşüyordur.
Bebeğin pusetinin üstünü kapatırken dikkatli olun
Soğuğa karşı önlem alırken pusetinde yatan ya da oturan bebeğin üzerine bir battaniye örtebilir ya da pusetin üstünü naylon bir örtüyle kapatabilirsiniz.
Ancak özellikle plastik örtünün bebeğin hava almasını engelleyebileceğini unutmayın. Bu nedenle uzmanlar bebeği soğuk havadan korurken pusetlerde plastik örtü kullanılmamasını, bebeğin üstünü örtecek bir battaniyenin yeterince koruma sağlayacağını söylüyor.
Evinizin sıcaklığına dikkat edin
Bebeğin üşüyebileceği endişesiyle evinizin ısısını çok yükseltmeyin. Çünkü bu da ayrı sorunlar doğurur.
Öncelikle kalorifer ısıtması düşük nem oranına sahiptir. Ve ortamdaki düşük nem, bebeğin hassas cildinin kurumasına yol açabilir.
Bunu önlemek için evinizin sıcaklığını gündüz saatlerinde tolere edebileceğiniz kadar düşürün.
20-22 derece arası normaldir. Bazı uzmanlar araştırmalara dayanarak bebeğin uyuduğu ortamın sıcaklığının 18-20 derece arasında olması gerektiğini söylüyor.
Bunun iki önemli yararına işaret ediyorlar: Bebeğin cildinin kurumasını önler ve ani bebek ölümün sendromu riskini azaltır.
Uyurken bebeğe uyku tulumu ya da giyilebilir battaniye giydirin. Hem bebek ısınsın hem de sizin kafanız rahat olsun.
Bebeğin cildinin kuruması için önlem alın
Soğuk hava, nem eksikliği ve devridaim havası bebeğin cildinin kurumasına, kaşıntıya ve pul pul dökülmelere zemin olabilir. Bazı uzmanlar suyun dahi bebek cildini kurutabileceğini ve özellikle cilt kuruluğu riski olan bebeklerin kış aylarında her gün yıkanmaması gerektiğini söylüyor.
Bebeğinize kış aylarında banyo yaptırırken suyun ılık olmasına dikkat edin. Uzun süreli şampuan ya da sabun kullanmayın. Bebek banyosuyla ilgili detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
Uzmanlar bebek banyosu için uygun su sıcaklığının ortalama 38 derece olmasını tavsiye ediyor.
- Su sıcaklığını dirseğinizle ölçebilirsiniz.
- Kış aylarında banyo süresini en fazla 10 dakika ile sınırlı tutun.
- Banyo sonrası bebeğin cildini kimyasal içermeyen bir nemlendirici ürün ile nemlendirin.
Dışarıya çıktığınızda bebeği sık sık kontrol edin
Bebeği uygun şekilde giydirdiniz ve dışarı çıktınız. Baktınız bebek titriyor; yüzü, elleri ve ayakları soğuk, onu hemen kapalı mekana sokun.
- Bebeğin üşüyen bölgelerini asla ovuşturmayın. Bu, soğuk cilde zarar verir.
- Bebeğin cildini ısıtmak için ısıttığınız küçük havlulardan yararlanabilirsiniz.
- Bebek kısa süre içinde ısınmazsa mutlaka doktorunuzu arayın.
- Bebeğin soğuk nedeniyle tıbbi destek almasına dair diğer belirtiler şunlardır: Uyuşukluk, tepkisizlik, mavi dudak ya da yüz.
Kışın Bebek Dışarı Çıkarılır mı?
Kışın bebek tabii ki dışarı çıkarılır. Eski bir İsveç atasözü şöyle der: “Kötü hava yoktur, kötü giysi vardır.”
Peki bebeği soğukta dışarı çıkarırken neleri göz önünde bulundurmanız gerekir?
- Gerekli önlemleri alın. Soğuk için uygun giysileri giydirin, karnının tok olmasına ve altının temiz olmasına dikkat edin.
- Çok soğuk havalarda uzun süre dışarıda kalmamaya özen gösterin.
- Unutmayın bebeklerin bedeni yetişkinlere göre çok daha hızlı ısı kaybeder. Ve beden ısısını kendi kendine düzenleme yetenekleri henüz yeterince gelişmemiştir.
- Bebeği dışarıda sık sık kontrol edin. Kızarmış yanaklar, uyuşukluk ve tepkisizlik, mavi-mor dudaklar hipotermi göstergesidir.
Bebeğimin Cildini Kışın Nasıl Korurum?
Kış aylarının havası herkesin cildi için zorlayıcı olabilir. Bir de bebeklerin hassas cildini düşünürseniz, onların ne kadar zorlanabildiğini anlarsınız.
Ancak alabileceğiniz birkaç önlemle cilt kuruluğunu, pütürlü yanakları ve diğer bebek cilt sorunlarını önleyebilirsiniz.
- Banyo suyunun ılık olmasına dikkat edin. Bebeklerin, özellikle de yenidoğanların her gün yıkanması gerekmez. Genellikle haftada 3 gün yeterlidir. Ve banyo esnasında en çok bez bölgesinin temizliğine dikkat verin. Bebeklerin banyo süresinin özellikle kış aylarında en fazla 10 dakika olmasına özen gösterilmeli. Banyo suyu ılık tutulmalı.
Banyo sonrasında bebek ovuşturulmadan kurulanmalı ve bebeğin cildi hemen nemlendirilmelidir.
- Şampuan ve sabun kullanımında dikkatli olun. Nefis çilek kokulu bir sabuna karşı koymak gerçekten zor. Ama koymalısınız. Bebeğin banyo temizliğinde sabunsuz, kokusuz, kimyasalsız ürünler tercihiniz olmalı. Bu bebeğin cilt sağlığı ve genel sağlığı açısından önemli. Bebeği ovarak temizlemeyin, cildine kurulama amaçlı sert davranmayın. Her hareketiniz nazik ve şefkatli olsun. Banyo sonrası bebeği çok yumuşak bir havlu ya da bez ile kuruladıktan sonra hemen nemlendirici aşamasına geçin.
- Bebeğin bedenine yeterince su aldığından emin olun: Biliyorsunuz bedenlerimizin ihtiyacı olan suyun büyük bölümü hücrelerimizde bulunur. Hücre sağlığının temel taşlarından biri sudur. Su, cilt sağlığının da en önemli bileşenidir. Bedenlerimize yeterli oranda su almalıyız. Aynısı bebekler için de geçerli. İlk 6 ay bebek, anne sütü ya da formül mamayla bedeninin ihtiyaç duyduğu suyu alır. Kış aylarında bebeğin yeterli oranda beslendiğinden emin olmalısınız. Düzenli ve gerektikçe bebeği beslemelisiniz. Kış aylarında hastalık durumlarında bebeğin beslenme düzenini daha da dikkatle takip etmeli, gerekirse bebeği daha sık emzirmeli ya da bebeğe daha fazla formül mama vermelisiniz. Özellikle kış aylarında beslenmeyle ilgili mutlaka çocuk doktorunuzla görüşmelisiniz.
- Doğru nemlendiriciyi kullanın: Nemlendiriciler bebeklerde cilt kuruluğunu önlemekte ve tedavi etmekte son derece etkili.
Bebeğiniz için bir nemlendirici seçerken
su ve yağ bazlı olmasına dikkat edin.Kokulu ve kimyasallı ürünler kullanmaktan kaçının.
En iyi sonuç için nemlendiriciyi bebeğinize banyonun hemen ardından uygulayın.
Nemli cildin nemlendiriciyi daha iyi emdiğini unutmayın.
Çok kuru ciltler için losyon yerine doktorunuza danıştıktan sonra yağları ya da kremleri tercih edin. Bu uygulamayı mümkünse günde 2 kez tekrarlayın.
- Evin çok sıcak olmamasına dikkat edin: Düşük sıcaklıklar ve soğuk rüzgarlar ne sizin ne de bebeğinizin cildine iyi gelir. Ancak içinde bulunduğunuz ortamı, kaloriferleri yakarak çok sıcak hale getirmek de cildinizi kurutur. Çünkü ısıtıcılar ortamdaki nemi emerek havayı kurutur. Kuru hava bebeklere iyi gelmez .Evinizin sıcaklığını konforlu bir seviyeye getirin. Bebeğin uyuduğu odanın bir parça daha soğuk olmasını bile sağlayabilirsiniz. İyi bir uyku tulumu, giyilebilir bir battaniye merak etmeyin bebeğin rahat uyumasını sağlar.
Bebeklerde Kışın Görülen Cilt Sorunları
Bebeklerin hassas cildi kışın sert koşullarından etkilenebilir. Bu nedenle bebek cildine kışın özel bakım vermek gerekir.
Peki kış aylarında bebeklerde görülen cilt sorunları nelerdir? Gelin bu sorunlara ve tedavilerine bakalım.
Cilt kuruluğu
Bazı bebeklerin cildi kuruluğa yatkındır. Özellikle kışın oluşan hava koşulları nedeniyle bebeğin cildi gergin, pul pul ve susuz kalmış görünebilir.
Nasıl tedavi edilir?
Çoğu zaman cilt kuruluğunu tedavi etmek kolaydır. Birkaç önlemle rahatlıkla üstesinden gelinebilir.
- Özellikle soğuk kış rüzgarlarında bebeğin korunduğundan emin olmalısınız.
- Bebeği kat kat giydirmelisiniz. Sıcak bir ortama girdiğinizde ya da bebeğe sıcak bastığını fark ettiğinizde üstündeki giysi katlarını sırasıyla çıkarabilirsiniz.
- Soğuk havada bebeğe başını ve kulaklarını korumak için şapka, ellerini kapatmak için de eldiven takmalısınız.
- Bebeğe kış aylarında günde iki kez ciltteki kuruluğa bağlı olarak nemlendirici losyon, krem ya da yağ sürmelisiniz.
- Ayrıca bebeğin odasına hava nemlendiricisi koyarak ortamdaki nem oranını özellikle geceleri sağlıklı bir seviyede tutmalısınız.
Dudaklar, yanaklar ve ellerde çatlak
Kış aylarında bebeğinizin dudak ve yanaklarının bakımını unutmayın. Kuru ve rüzgarlı hava dudakların çatlamasına ve yanakların rüzgardan yanmasına yol açar. Bu durum tıpkı kızgın güneş altında fazla kalınca yanmayı andırır.
Nasıl tedavi edilir?
Dışarı çıktığınız günler, bebeğinizin yanaklarına en az iki kez hipoalerjenik, kokusuz, yumuşak bir yağ sürün.
Bebeğin dudakları içinse bebekler için üretilmiş dudak koruyuculardan kullanabilirsiniz.
Soğuk yanığı
Bebekler vücut ısılarını yetişkinlere oranla daha hızlı kaybeder. Bu da onların soğuk yanığı dediğimiz duruma daha yatkın olmalarına yol açar.
Soğuk yanığı en çok eller, ayaklar ve yüzü etkiler.
Peki bebeğinizde soğuk yanığı ya da soğuk ısırması olduğunu nasıl anlarsınız?
Bebeğin parmakları, burnu, yanakları, ayaklarına dokunduğunuza çok soğuk olduklarını hissedersiniz.
Ayrıca bu bölgelerin rengi beyaza ya da soluk griye dönüktür.
Deri içindeki su moleküllerinin donmasından ileri gelen soğuk yanığı (soğuk ısırması) çok ciddi bir durumdur.
Nasıl tedavi edilir?
Bebeğinizde soğuk yanığı belirtileri fark ettiğinizde hiç vakit kaybetmeyin.
Dışarıdaysanız hemen paltonuzun önünü açın ve bebeği sıcak teninize yapıştırın. Ardından hemen bir doktora ya da bir hastanenin acil servisine gidin.
Eğer bir sağlık kuruluşuna başvurmanız mümkün değilse, içeri girin ve bebeğinizi yavaş yavaş ısıtmaya başlayın. Asla bebeğinizi radyatör, ocak ya da başka herhangi bir ısıtıcının yanına koymayın.
Bunun yerine bebeğin soğuktan etkilenen bölgelerini, yaklaşık 40 derece ya da vücut ısısından çok hafif daha yüksek ısıdaki suya sokun.
Suyun sıcaklığını ölçmek için el bileğinizi ya da dirseğinizi kullanabilirsiniz.
Bebeğin soğuktan etkilenen bölgesi yüzü ise, sıcak suyla ıslattığınız bir havluyla bebeğin yüzü normal rengine kavuşuncaya dek, yani yaklaşık 20-30 dakika silin.
Ve lütfen hazır olun: Bebeğin cildi ısındıkça rengi kırmızıya dönebilir, kabarabilir ya da su toplayabilir. İlk müdahalenizin ardından vakit geçirmeden bebeğinizi doktora götürün.
Nasıl önlenir?
Hava bir yalıtkandır. Bu nedenle bebeğinizi en inceden kalına doğru katlar halinde giydirmelisiniz. Bebeğinizin giysilerinde mutlaka pamuklu ve yünlü ürünleri tercih edin.
- Bebeğinize soğuk kış günlerinde şapka ve eldiven takın. Ayaklarının üşümediğinden emin olun.
- Kalın çoraplar ve yumuşak botlar doğru seçimler olabilir.
- Üst giysisi olarak astronot tulum tercih edebilirsiniz.
- Bebeğin belinin açılmadığından, tüm bedeninin korunduğundan emin olursunuz.
- Çok soğuk havalarda bebeğinizle dışarıda geçirdiğiniz süreyi kısa tutun.
- Ve dışarıda, üşüyüp üşümediğini burnuna, el ve ayaklarına dokunarak sık sık kontrol edin.
Kar yanığı
Karlı havalarda dışarısı çok soğuk olsa da kış güneşine dikkat etmek gerekir. Çünkü kar, güneşin zararlı ışınlarını yüzde 85’e kadar yansıtır. Bu da güneş yanığı gibi kar yanığı riski doğurur.
Nasıl tedavi edilir?
Kar yanığı ileri sevideyse ve bebek acı çekiyorsa zaman kaybetmeden bir doktora başvurmanız gerekir.
Normal şartlarda kar yanığı güneş ışınlarının yol açtığı bir sorun olduğu için genellikle güneş yanığı gibi tedavi edilir. Yani,
- Bebeğin bol bol sıvı almasına dikkat edin.
- Nemlendirici bir losyonu sık sık bebeğin cildine uygulayın.
- Uygulama sırasında nazik olun, bebeğin cildine bastırmayın.
- Dudaklarına bebek dudak nemlendiricisi sürün.
Nasıl önlenir?
Kar yanığını önlemek için cildine uygun, temiz içerikli güneş kremini bebeğin güneşe maruz kalan bölgelerine sürün.
Bu uygulamayı dışarı çıkmadan 20-30 dakika önce yapın.
Kullandığınız ürün 15 SPF’den az olmamalı.
Ne zaman doktora başvurmak gerekir?
Bebeğin kuruyan cildi çatlamaya ve rahatsız edici şekilde kaşınmaya başlarsa doktora başvurmanız şart demektir.
Soğuk yanığı (soğuk ısırması) her koşulda tıbbi müdahaleyi gerektirir.
Bebeğinizi kış aylarının sert hava koşullarından birkaç basit yöntemle koruyabileceğiniz’ unutmayın.
Kaç Derece Soğukta Bebek Dışarı Çıkarılmaz?
Bebekler ısı değişimlerine karşı hassastır. Çünkü vücut ısılarını düzenleyemezler. Ve vücut ısıları çok soğuk havalarda hızla düşer.
Yenidoğan bebekler ise hipotermiye daha yatkındır. (Hipotermi vücut sıcaklığının 35 derecenin altında olmasıyla ifade edilen tıbben acil bir durumdur.) Çünkü yenidoğanların cilt altı yağ dokusu yeterli kalınlıkta değildir. Ve vücut ısılarını uzun süre koruyamazlar.
Hava sıcaklığı sıfırın altına düştüğünde, ne kadar iyi giydirirseniz giydirin, bebeği çok kısa süre dışarıda tutmanız gerekir.
Özellikle rüzgarlı havalarda hava sıcaklığı olduğundan daha az hissedilir. Sert ve hızlı esen rüzgara maruz kalan bebek hızla vücut ısınını kaybedebilir, bebeğin cildi hava koşullarından ciddi etkilenebilir.
Özetle;
- Sıcaklık sıfırın altına düştüğünde aşırı soğuktan söz edebiliriz. Bebeğinizi dışarı çıkarabilirsiniz. Ancak sürenin çok kısa olması gerekir.
- Sıcaklık -6 derece olduğunda mümkünse bebeğinizi dışarı çıkarmayın. Dışarı çıkma durumunda ise mutlaka rüzgarı kontrol edin. Çünkü sert ve soğuk rüzgarlar havanın daha da soğuk hissedilmesine yol açar.
- Ev içi sıcaklık ise yenidoğanlar için uyanıkken 22-24 derece, uykuda 20-22 derece olmalıdır. İlk 1 ayın ardından evinizin sıcaklığını bebek uyanıkken 20-22, bebek uykudayken 18-20 derece arasında tutmalısınız.
Bebeğin Vücut Sıcaklığı Kaç Olmalıdır?
Bebeklerin vücut sıcaklığı koltuk altından ölçüm yapıldığında 36.5-37.5 derecedir.
Kış aylarında bebeğinizin üşüdüğünü düşünüyorsanız vücut sıcaklığını ölçün.
Bebeğin vücut sıcaklığı 36 dereceye yaklaşmış veya bu derecenin altına inmişse bebek üşümüş demektir.
Bu durumda şunları yapmanız gerekir:
- Ortam sıcaklığını mümkünse 1 derece artırabilirsiniz veya
- Bebeği bir kat daha giydirebilirsiniz.
Bebeğin Üşüdüğünü Nasıl Anlarım?
Bir bebeğin üşüyüp üşümediğini dikkatli bir gözlem ve beden kontrolü ile kolaylıkla anlarsınız.
- Elinizle bebeğin karnına, sırtına ve göğsüne dokunun. Bu bölgeler soğuksa bebek üşüyor demektir.
- Bebeğin yüzü ve yanakları soğuksa yine üşüyor anlamına gelir. Zaten üşüyen bebeğin yüzü de solgunlaşır.
- Bebeğin vücut sıcaklığını termometre ile ölçebilirsiniz. 36 derece ya da altı bebeğin üşümesi anlamına gelir.
- Bebeğin el, ayak, burun ve kulak gibi uç kısımlarının soğuk olması bilinenin aksine çok sağlıklı bir gösterge değildir. Çünkü bedenin uç kısımlarında kan dolaşımı fizyolojik olarak daha zayıftır. Bu bölgelerin genellikle soğuk olması bundandır.
Bebeklerde Hipotermi Belirtileri Nelerdir?
Hipotermi vücut sıcaklığının 35 derecenin altına düşmesini ifade eder. Tıbben acil bir durumdur.
Bebeklerde hipotermi belirtileri şöyledir:
- Uyuşukluk
- Beslenme güçlüğü
- Zayıf ağlama
- Nefes alıp vermede güçlük
- Soğuk ve soluk cilt
Soğuk Yanığı Nedir?
Soğuk yanığı, sıfır derecenin altına inmiş sıcaklıklara uzun süre maruz kalan ciltte ve cilt altı dokuda oluşabilecek donma durumudur.
Halk arasında soğuk ısırması olarak da bilinir.
Genellikle eller, ayaklar, burun ve kulakları etkiler.
Soğuk yanığının belirtileri nelerdir?
Soğuk yanığı olan bölgede öncelikle yanma hissedilir. Kısa süre içinde bu bölge uyuşur.
Elbette bir bebeğin soğuk yanması hissini tarif etmesi mümkün değildir. Bebeğin cildine dokunduğunuzda ne kadar soğuk olduğunu fark edersiniz. Cilt beyazlaşır ya da soluk griye döner.
Bebeğin soğuk yanığı yaşamasından kaygı duyuyorsanız hızla aşağıdakileri uygulayabilirsiniz:
- Paltonuzun önünü açın ve bebeği paltonuzun içine alın. Beden ısınızla bebeği ısıtmaya çalışın.
- Yanan bölgeyi yaklaşık 38 derece sıcaklıktaki suya sokun. Bu mümkün değilse bu sıcaklıktaki suya batırdığınız bezle bölgeyi yavaşça silin.
- Mümkün olan en kısa sürede bebeği emzirin ya da mama ile besleyin.
- Uyuşukluk hali devam edecek olursa bebeği hemen bir hastaneye götürün.
- Bebeği doktora ya da hastaneye götürürken soğuk yanması yaşayan bölgenin tekrar soğuğa maruz kalmamasına çok dikkat edin.
Bebeğe Kışın Gece Uyurken Ne Giydirmeliyim?
Bebeğe gece uyurken ne giydirmeliyim sorusunun cevabı basit: Siz ne giyiyorsanız bebeğe 1 kat fazlasını giydirin.
Yani bebek için,
- 1 kat pijama ya da ayaklı tulum üstüne
- Pamuklu kumaştan uyku tulumu yeterlidir.
Uyku tulumunu özellikle öneriyoruz, çünkü bebekler üstünü örtmez. Özellikle küçük bebeklerde battaniye, yorgan gibi eşyalar güvenli tercihler değildir.
Şu ana kadar okuduklarınız 20-22 derece sıcaklığındaki ortamlar için geçerli.
Bebeğin uyuduğu oda daha soğuk ya da daha sıcaksa bebeğin gece giyiminde değişiklikler yapmanız gerekebilir.
- Sıcaklık 20 derecenin altındaysa bebeğe bir kat daha giysi giydirebilirsiniz. Tabii burada kontrollü hareket etmekte fayda var. Bebeğinizi uyurken kontrol edin. Terlediğini fark ederseniz üzerindeki giysileri azaltın.
- Sıcaklık 20 derecenin üzerindeyse yine bebeğiniz kontrol edin. Bebek mevcut sıcaklıktan rahatsız olduğuna dair sinyaller veriyorsa (terleme, huzursuzluk, ağlama, uykuya geçememe gibi) üzerindeki giysileri azaltmayı deneyin.
Uzmanlar bebeğin çok kalın giyinmesindense, hafif giyinmesinin daha uygun olduğunu belirtiyor. Çünkü bebekler açısından aşırı ısınma, ani bebek ölümü sendromu ile ilişkilendiriliyor.
Tavsiyemiz evinizde daima termometre bulundurmanız. Başlangıçta evinizin ısısını sık sık kontrol edebilirsiniz. Ancak zamanla bebeğin konfrou açısından içgüdülerinize güvenmeyi keşfedeceksiniz. Ayrıca dünyanın en iyi bebek monitörü İnvidyo‘nun akıllı bildirimler özelliğiyle bebeğin bulunduğu ortamın ısısını kolaylıkla takip edebileceğinizi unutmayın.
Kış Mevsiminde Bebek Giyimi
Bebeğin kışın ne giyeceği daha çok nerede olduğuna ve ne yaptığına bağlıdır. Örneğin bebekle evin içinde zaman geçiriyorsanız, body üzerine giydirdiğiniz ayaklı ve uzun kollu bir tulum genellikle yeterli olur.
Ev içi bebek giyimi
Ev içi bebek giyiminde, az önce de okuduğunuz gibi, genellikle ayaklı ve uzun kollu pamuklu tulum yeterli olur.
Bu 20-22 derece sıcaklıktaki bir ortam için uygun giysidir. Baktınız bebeğin ensesi, karnı ve göğsü hafif serin, o zaman üzerine bir kat giysi daha giydirebilirsiniz. Yumuşak bir hırka, yelek, ayaklarına da çorap uygun tercihler olabilir.
Uzmanlar yenidoğan bebekler için gündüz 22-24’lik ortam ısısı öneriyor. Bu ortam ısısını sağladığınız takdirde bebeğinize body üzerine giydirdiğiniz ayaklı tulum yeterli olur.
Yine de sık sık bebeğin göğsünü, ensesini ve karnını kontrol etmeyi unutmayın. Serin hissederseniz giysileri bir kat artırabilirsiniz.
Karda ve pusette giyim
Karlı bir havada uzun süre bebeğinizle dışarıda olacaksanız en büyük kaygınız mutlaka bebeğin giyimi olur.
Unutmayın bebeği kat kat giydirmek her zaman en doğrusudur. Çünkü gerektiğinde üstündeki giysileri rahatlıkla azaltabilir ya da artırabilirsiniz.
Pusetinde oturan bebeğin başına takacağınız şapka kulaklarını ve başını soğuktan, rüzgardan korur.
Su geçirmez astronot tulum, bebeğin karda ya da soğuk havalarda giyeceği uygun dış giysidir. Ayrıca eldiven ve yumuşak patikler de doğru seçimlerdir.
Bu arada puset örtüleri de bebeği soğuktan korumak için tercih edilebilir. Yalnız örtünün bebeği havasız bırakmadığından emin olun.
Araba içi giyim
Bebeği dışarı çıkmak üzere giydirdiniz ve arabaya geldiniz. Yapacağınız ilk iş bebeği oto koltuğuna güvenli bir şekilde yerleştirmek. Ancak burada işler biraz karışıyor. Amerikan Pediatri Akademisi bebeğin astronot tulum ve montla oto koltuğuna oturtulmamasını öneriyor.
Bunun sebebi güvenlik. Bebek oto koltuğuna mont ya da tulumla yerleştirildiğinde, koltuk kemeri bebeğin bedenini yeterince saramıyor. Bir kaza durumunda bebeğin bedeniyle koltuk kemeri arasındaki boşluk güvenlik açığı yaratıyor.
Bu durumda bebeği arabada seyahat sırasında aşağıdaki şekilde giydirebilirsiniz.
- Bebeği bezledikten sonra üstüne bir body giydirin.
- Body’nin üstüne pamuklu ve uzun kollu, patikli bir tulum uygun bir seçim olur. Ya da yumuşak bir pantolon ile pamuklu sıcak tutan bir üst tercih edebilirsiniz.
- Çorapları, şapkayı, yumuşak botu (patik) unutmayın.
- Bebeği oto koltuğuna güvenle yerleştirip emniyet kemerini takın.
- Bu aşamadan sonra dilerseniz bir battaniyeyi, yüzünü kapatmayacağından emin olacak şekilde bebeğin bacaklarına örtebilirsiniz.
Uyku giyimi
Uyku giyiminde de iki önemli esas var: Bebeğin konforu ile güvenliği.
Uzmanlar bebeklerin uygun serinlikteki ortamda çok daha sağlıklı uyku uyuduklarına işaret ediyor.
- Bebek için ayaklı pijamalar ya da pamuklu tulumlar en doğru uyku giysisi seçenekleri.
- Geceleri ısı kontrolünü sağlayamıyorsanız bebeğinize yine nefes alan kumaştan yapılmış uyku tulumu giydirebilirsiniz.
- Ve unutmayın 1 yaşından önce bebeklerde battaniye, yorgan kullanmak doğru değildir.
Umarım size fayda sağlayan bir içerik okuduğunuzu düşünüyorsunuzdur ve yorumlarınızla katkıda bulunursunuz. Deneyimlerinizden faydalanmak bizi mutlu edecek ve kendimizi geliştirmemizi sağlayacaktır. Teşekkürler.
Kaynaklar: healthline.com, healthychildren.org, whattoexpect.com, aafp.org, romper.com, raisingchildren.net.au, intermountainhealthcare.org, medicalnewstoday.com, caringforkids.cps.ca, parenting.firstcry.com\ parents/com
